Hafız-ı Şirazi
İranlı şair (Şiraz ?-ay.y. 1390). Hafır olarak da bilinir. Yaşamı konusunda kesin bilgi bulunmayan Hafız`ın (tam adı Şemsettin Muhammet Hafız`ö , Hafız-ı Şirazi de denir) kaynaklardan ve yapıtlarından öğrenildiğine göre medrese öğrenimi gördüğü, İslâm felsefesiyle, çağının bilimleriyle ilgilendiği, Gazan Han döneminde Fars valiliği yapan Şah Ebu İshak tarafından korunduğu bilinir. Gazel ve kasideleriyle çağında büyük ün kazanmıştır. İnsan sevgisini, yaşanmış, günlük olayların yarattığı duygulanımları işleyen Hafız, İran şiirinde gazel türünün kurucusu sayılır. Ses uyumunu gözeterek kavramlar arasında kurduğu anlam bağlantılarıyla söz-ses bileşimini gerçekleştirmiş, gazelde anlam bütünlüğüne önem vermiştir. Gerek biçimdeki ustalığı, gerek özünün sağlamlığıyla aşağı yukarı bütün Doğu`yu, .
“İranlı şair (Şiraz ?-ay.y. 1390). Hafır olarak da bilinir. Yaşamı konusunda kesin bilgi bulunmayan Hafız`ın (tam adı Şemsettin Muhammet Hafız`ö , Hafız-ı Şirazi de denir) kaynaklardan ve “
İranlı şair (Şiraz ?-ay.y. 1390). Hafır olarak
İranlı şair (Şiraz ?-ay.y. 1390). Hafır olarak da bilinir. Yaşamı konusunda kesin bilgi bulunmayan Hafız`ın (tam adı Şemsettin Muhammet Hafız`ö , Hafız-ı Şirazi de denir) kaynaklardan ve yapıtlarından öğrenildiğine göre medrese öğrenimi gördüğü, İslâm felsefesiyle, çağının bilimleriyle ilgilendiği, Gazan Han döneminde Fars valiliği yapan Şah Ebu İshak tarafından korunduğu bilinir. Gazel ve kasideleriyle çağında büyük ün kazanmıştır. İnsan sevgisini, yaşanmış, günlük olayların yarattığı duygulanımları işleyen Hafız, İran şiirinde gazel türünün kurucusu sayılır. Ses uyumunu gözeterek kavramlar arasında kurduğu anlam bağlantılarıyla söz-ses bileşimini gerçekleştirmiş, gazelde anlam bütünlüğüne önem vermiştir. Gerek biçimdeki ustalığı, gerek özünün sağlamlığıyla aşağı yukarı bütün Doğu`yu, özellikle de Türk divan şiirini etkilemiş, Fars dili ve edebiyatı ondan seçilen örneklerle öğretilmiş, Divan`ı, Lisan ül- Gayb (Gizli Dil) adıyla falname olarak kullanılmıştır. Etkisi Batı şiirine de sıçramış, Goethe, Hafız yolunda gazeli denemiştir. Aşağı yukarı dünyanın her yanında sanatıyla ilgili inceleme- araştırmalar yapılan Hafız`ın Divan`ı birçok dile, Abdulbaki Gölpınarlı tarafından da Türkçe`ye çevrilmiştir: Hafız Divanı (1944).
hidrazin
.
“Kokusu amonyağa benzeyen renksiz, yağlı sıvı. Kaynama noktası 113,5CC olan hidrazin (NH2—NH2), azot ile hidrojenin bileşimi sonucunda oluşan bir bileşiktir. Son derece zehirlidir ve ısıtılırsa “
Kokusu amonyağa benzeyen renksiz, yağlı sıvı.
Kokusu amonyağa benzeyen renksiz, yağlı sıvı. Kaynama noktası 113,5CC olan hidrazin (NH2—NH2), azot ile hidrojenin bileşimi sonucunda oluşan bir bileşiktir. Son derece zehirlidir ve ısıtılırsa ya da yükseltgenmeyle patlayabilir. Kimyasal bir indirgeyicidir; yanma tepkimesi yüksek derecede ısı veren özellikte olduğu için, nitrik asit gibi güçlü yükseltgenlerle birlikte füze yakıtı olarak kullanılır. Ayrıca, paslanmayı önlemek için buhar kazanlarının besleme suyuna da katılır; pası indirgeyerek sert magnetik bir kaplama haline getirir. Hidrazin çok kolay tepkimeye giren bir bileşik olduğu için, ilaçlar, mantar öldürücüler ve polimerler gibi birçok başka kimyasal maddenin üretiminde de kullanılmaktadır.
hintkirazı
.
“Sakızağacıgiller ailesinden yapraklarını dökmeyen bir ağacın (Bil. a. Mangifera indica) ve meyvesinin ortak adı. Asya, Afrika ve Amerika`nın tropikal bölgelerinde yetişen, küçük, kırmızımsı “
Sakızağacıgiller ailesinden yapraklarını dökmeyen
Sakızağacıgiller ailesinden yapraklarını dökmeyen bir ağacın (Bil. a. Mangifera indica) ve meyvesinin ortak adı. Asya, Afrika ve Amerika`nın tropikal bölgelerinde yetişen, küçük, kırmızımsı çiçekler açan hintkirazının şeftali iriliğinde aynı adlı meyveleri (mango da denir), taze yenmesinin yanı sıra, reçel, marmelat, vb. yapımında kullanılır.
Ebubekir Razı
.
“Türk filozofu, hekimi ve kimyacısı (Rey 854-ay.y. 925). Felsefe, matematik, doğa bilimleri, astronomi, tıp öğrenimi gören Ebubekir Razi (asıl adı Ebubekir Muhammet Bin Zekeriya`dır), Rey “
Türk filozofu, hekimi ve kimyacısı (Rey 854-ay.y.
Türk filozofu, hekimi ve kimyacısı (Rey 854-ay.y. 925). Felsefe, matematik, doğa bilimleri, astronomi, tıp öğrenimi gören Ebubekir Razi (asıl adı Ebubekir Muhammet Bin Zekeriya`dır), Rey ve Bağdat hastanelerinde çalıştı. Hekimlik alanındaki yapıtlarının birçoğu Latince`ye çevrildi ve Avrupa üniversitelerinde XVII. yy`a kadar ders kitabı olarak okutuldu. Çiçek ve kızamık hastalığı na ilişkin risaleleri büyük ün kazandı. Uzun bir çalışma ürünü olan el-Havi!adlı tıp ansiklopedisini hazırlarken eski Yunan ve Arap hekimlerinin yapıtlarından yararlandı. Sülfürik asit ve formik asidi tanımlayıp, tıpta ilk kez koyun bağırsağıyla dikiş yaptı. Felsefe yapıtlarında İslâm inancına ters düşen bazı görüşler savundu.
Şeyh Elvan-ı Şirazi
.
“Türk şairi (XV. yy.). Yaşamı üstüne pek bilgi bulunmayan Şeyh Elvan-ı Şirazi`nin atalarının Şiraz`dan, kendisinin de Türkistan`dan olduğu tezkirelerde kayıtlıdır. Hacı Bayram`ın `hulefasından` “
Türk şairi (XV. yy.). Yaşamı üstüne pek bilgi
Türk şairi (XV. yy.). Yaşamı üstüne pek bilgi bulunmayan Şeyh Elvan-ı Şirazi`nin atalarının Şiraz`dan, kendisinin de Türkistan`dan olduğu tezkirelerde kayıtlıdır. Hacı Bayram`ın `hulefasından` ya da `ehibbasından` olduğu söylenir. Şeyh Elvan-ı Şirazi, yalın bir dille tasawuf şiirleri yazmış, gerek dil, gerek ses açısından, divan şiiri ile çağına egemen Yunus tarzı şiirin bir bireşimine varmak istemiştir. Gerçekten de, şiirlerinde divan şiirinin mazmunlar dünyası,JYunus |Türkçefsi`yle biraradadır. Mecmua ve tezkirelerdeki şiirlerinin dışında, Mahmut-ı Şebüsteri`nin tasawufa ilişkin Gülşen-i Raz`mı, mesnevi biçiminde, oldukça yalın bir dille çevirmiştir.
Fahrettin Razı
.
“İslâm filozofu ve tanrıbilimcisi (Rey 1149`a d.-Herat 1209). Orta Asya`da yolculuklar yapan Fahrettin Razi, Herat`a yerleşerek, Gurlu hükümdarlar tarafından korundu. Şafii akımına bağlı “
İslâm filozofu ve tanrıbilimcisi (Rey 1149`a d.-Herat
İslâm filozofu ve tanrıbilimcisi (Rey 1149`a d.-Herat 1209). Orta Asya`da yolculuklar yapan Fahrettin Razi, Herat`a yerleşerek, Gurlu hükümdarlar tarafından korundu. Şafii akımına bağlı olduğundan, bu alanın amaç ları gereği, kıyas yöntemiyle birçok çalışma yazdı. Mefaıtih ül-Gayb (Görünmeyenin Anahtarı) adlı altı ciltlik Kur`an şerhinde, hem hadislerle ilgili, hem de İslâm dışı kültürlerle ilgili bilgilerini sergiledi. El-Mdbahis ül-Maşrikiye adlı (yapıtında, İbni Sina felsefesinin ana temaları nı açıkladı. Çeşitli hukukçular ve tanrıbilimcilerle yaptı ğı on altı tartışmayı Münazaratadlı yapıtında anlattı. Bir söylentiye göre, düşmanlarından biri tarafından zehirlendi.
Joe Frazier
.
“ABD`li boksör (Beaufort, Güney Carolina 1944). 1964 Olimpiyatları`nda ağırsıklet şampiyonluğunu kazanan Joe Frazier, profesyonelliğe geçip, Muhammed Ali`nin unvanının 1967`de geri alınmasından “
ABD`li boksör (Beaufort, Güney Carolina 1944). 1964
ABD`li boksör (Beaufort, Güney Carolina 1944). 1964 Olimpiyatları`nda ağırsıklet şampiyonluğunu kazanan Joe Frazier, profesyonelliğe geçip, Muhammed Ali`nin unvanının 1967`de geri alınmasından sonra 1970`te Jimmy Ellis`i yenerek dünya ağırsıklet boks şampiyonu oldu. 1971 `de Muhammed Ali`yi yenmeyi başarıp, unvanını 1973`teGeorge Foreman`akaptırdı.Muhammed Ali`yle yaptığı iki karşılaşmada ve Foreman`la yaptığı ikinci bir karşılaşmada yenilip, 1976`da boksu bıraktı.
Grazia Deledda
İtalyan kadın romancı (Nuoro, Sassari 1871-Roma 1936). İtalya`nın yetiştirdiği en önemli romancılardan biri olan Grazia Deledda, Verismo akımına bağlı gibi görünmekle birlikte, gerçekte hiçbir akıma bağlanamayan, içtenlik öğesinin ağır bastığı romanlarında, hem dünya zevklerine açık bir duyarlığı sürdürüp, hem de ahlaksal kaygılar ve gizemcilik peşinde koştu. Sardinya adasında geçen ilk romanlarında, kaderin darbesini yemiş ilkel ve güçlü kişileri anlattı. Sonraki yapıtlarındaysa, ruhsal çözümlemelere ağırlık verdi. 1926`da Nobel Edebiyat Ödülü`nü aldı. Başlıca romanları: RaccontiSardi(Sardinya Öyküleri, 1893), Anime Oneste (Namuslu Ruhlar, 1895), Le Vie delMale (Kötülük Yolları, 1896), La Ciustizia (Adalet, 1899), Dopo il Divorzio (Boşanmadan Sonra, 1903), Ağ/f(Elias Potula, 1903), Cenere (Küller, 1904). .
“İtalyan kadın romancı (Nuoro, Sassari 1871-Roma 1936). İtalya`nın yetiştirdiği en önemli romancılardan biri olan Grazia Deledda, Verismo akımına bağlı gibi görünmekle birlikte, gerçekte “
İtalyan kadın romancı (Nuoro, Sassari 1871-Roma
İtalyan kadın romancı (Nuoro, Sassari 1871-Roma 1936). İtalya`nın yetiştirdiği en önemli romancılardan biri olan Grazia Deledda, Verismo akımına bağlı gibi görünmekle birlikte, gerçekte hiçbir akıma bağlanamayan, içtenlik öğesinin ağır bastığı romanlarında, hem dünya zevklerine açık bir duyarlığı sürdürüp, hem de ahlaksal kaygılar ve gizemcilik peşinde koştu. Sardinya adasında geçen ilk romanlarında, kaderin darbesini yemiş ilkel ve güçlü kişileri anlattı. Sonraki yapıtlarındaysa, ruhsal çözümlemelere ağırlık verdi. 1926`da Nobel Edebiyat Ödülü`nü aldı. Başlıca romanları: RaccontiSardi(Sardinya Öyküleri, 1893), Anime Oneste (Namuslu Ruhlar, 1895), Le Vie delMale (Kötülük Yolları, 1896), La Ciustizia (Adalet, 1899), Dopo il Divorzio (Boşanmadan Sonra, 1903), Ağ/f(Elias Potula, 1903), Cenere (Küller, 1904). Colombi e Sparvieri(Güvercinler ve Atmacalar, 1912), Marianna Sirca (1915), La Madre (Anne, 1920), İl Seg- ■ reto dell`Uomo Solitario (Yalnız Adamın Gizi, 1921), Annalena Bilsini (1927).
parazit hastalıkları
.
““
Bk. asalak HASTALIKLARI.