yer Yazıları
yer

Gümüşhane (kent)

Gümüşhane ilinin merkezi. Karadeniz Bölgesi`nin iç kesimlerinde, Trabzon`u Erzurum`a bağlayan önemli kara yolu üstünde ve Harşit ırmağının dağlar arasına gö­ mülmüş vadisi boyunca yayılan Gümüşhane kentinin nüfusu, 26 014`tür. TARİH Gümüşhane kenti, günümüzdeki yerinde çok yeni bir kenttir. Günümüzdeki Gümüşhane`nin 4 km uzağında, Harşit ırmağına sol kıyısından katılan Musalla deresinin yamaçlarında bulunan Eski Gümüşhane, 1 400-1 500 m yükseltiler arasında eğimli bir yüzeyde, çevresindeki `simli kurşun` yataklarının işletilmesi (adı bundan kaynaklanır) amacıyla kurulmuştur. Eskiçağ`dan başlayarak bilinen ve işletilen bu maden yataklarının işletilmesi Osmanlı döneminde de sürdü­ rüldü. Hattâ kentte gümüş sikkeler basıldı. Fatih Sultan Mehmet, madencilikle uğraşan halkı vergiden bağışlı .

“Gümüşhane ilinin merkezi. Karadeniz Bölgesi`nin iç kesimlerinde, Trabzon`u Erzurum`a bağlayan önemli kara yolu üstünde ve Harşit ırmağının dağlar arasına gö­ mülmüş vadisi boyunca “

Gümüşhane ilinin merkezi. Karadeniz Bölgesi`nin

Gümüşhane ilinin merkezi. Karadeniz Bölgesi`nin iç kesimlerinde, Trabzon`u Erzurum`a bağlayan önemli kara yolu üstünde ve Harşit ırmağının dağlar arasına gö­ mülmüş vadisi boyunca yayılan Gümüşhane kentinin nüfusu, 26 014`tür. TARİH Gümüşhane kenti, günümüzdeki yerinde çok yeni bir kenttir. Günümüzdeki Gümüşhane`nin 4 km uzağında, Harşit ırmağına sol kıyısından katılan Musalla deresinin yamaçlarında bulunan Eski Gümüşhane, 1 400-1 500 m yükseltiler arasında eğimli bir yüzeyde, çevresindeki `simli kurşun` yataklarının işletilmesi (adı bundan kaynaklanır) amacıyla kurulmuştur. Eskiçağ`dan başlayarak bilinen ve işletilen bu maden yataklarının işletilmesi Osmanlı döneminde de sürdü­ rüldü. Hattâ kentte gümüş sikkeler basıldı. Fatih Sultan Mehmet, madencilikle uğraşan halkı vergiden bağışlı tutmak ve çocuklarını askere almamak gibi kurallar koyarak, madencilikle uğraşılmasını destekledi. Kanuni Sultan Süleyman da bir cami ve 50 ev yaptırarak kentin gelişmesini sağladı ve maden yatakları çevresinde geli­şen bu yerleşme yerini `Gümüşhane` diye adlandırdı. XVII. yy`da Kâtip Çelebi`nin, Cihannüma adlı yapıtında `azim ve mamur` bir `kasaba` olduğunu belirttiği Gümüşhane kenti, gümüş yataklarının işletilmesiyle ilgili olarak kalabalıklaşma ve gelişmesini XIX. yy`a kadar sürdürdü. XIX. yy`ın başlarında maden yatakları tükenmeye başlayıp, yüzyılın ortalarında maden işletmesi durduruldu. Yüzyılın sonlarına doğru (1883`te) işletme bir yabancı şirkete verilerek son bir denemeye daha girişildi. Bu çalışma 1888 yılına kadar sürdüyse de, artık üretimin işletme giderlerini karşılayamadığı görülünce, çalışmalar kesin olarak durduruldu. Bunun üstüne, varlık nedeni çevresindeki maden ocakları olan yerleş­ me merkezi de yavaş yavaş 4 km uzağında, Harşit vadisindeki yeni yerine taşınmaya başladı. Önceleri bu vadi boyunca, bahçeler ve meyvelikler arasına yayılmış yazlık evler sıralanırken, zamanla bu kesimde önce ticaret sonra da bir yönetim merkezi ortaya çıktı. Gümüşhane 19 Temmuz 1916`dan 28 Şubat 1918`e kadar Rus işgali altında kalınca, eski Gümüşhane`nin çöküşü iyice hızlandı. GÜNÜMÜZDE GÜMÜŞHANE Yeni Gümüşhane, Harşit çayının vadisi boyunca ve bu vadinin yamaçlarında, deniz düzeyinden 1 150 m yüksekte yeralır. Resmî yapıların ve iş merkezinin bulundu­ ğu kesimde toplu bir görünüşü olmakla birlikte, öbür mahalleleri Harşit vadisi boyunca kilometrelerce uzanan bahçeler arasında yayılır: Mescitli köyü yakınından Bağlarbaşı mahallesine kadar, kentin uzunluğu 12 km`yi bulmaktadır. Eski kentse günümüzde, Eski Gü­ müşhane ya da Süleymaniye mahallesi adıyla kentin bir mahallesi haline gelmiştir. Gümüşhane`nin cumhuriyet döneminin başlarında 3 000`i bulmayan nüfusu (1927 sayımında 2 540), 1970 yılına kadar 10 000`i aşamamış, 1970`te 12 400`e yükselip, 1990 sayımında 25 000`i (26 014) aşmıştır.